Bursa; 25.01.2007
ÖZEL SEKTÖR – BANKALAR ve BASEL II
Geçen hafta Bursa Ticaret odasında Yeminli Mali Müşavirler odasının katkıları ve Sayın Prof.Dr. Nevzat Saygılıoğlu, Halk Bankası Genel Müdür Yardımcısı Mustafa Savaş, YMM. Emin Taylan ve YMM. Şevki Boranın iştirak ettiği bir panel düzenlendi.
Bu panelde de Basel II. nin tarihçesi, genel esasları, bankaların nasıl tatbikat yapacağı, Bursa Sanayi ve Ticaret aleminin BASEL II sistemine hazır olup olmadığı konusunda bildiriler sunuldu. Bana göre yapılan sunumlar teorik açıklamalardır. Nitekim Bursa SMMO sitesinde, benim www.cevdetakcakoca.com sitemde de bu tip teorik açıklamalara kolayca ulaşabilirsiniz.
Açıklamalar bittikten sonra benim bir sorum oldu. Dedim ki: aaaaa veya bbb veya breh breh breh şeklinde notlardan bahsediyorsunuz. Bu dediğiniz notlamalar hani Fitch ve benzerlerinin not vermesi, yükseltmesi veya alçaltması tam olarak hangi esaslara göredir? Ben; bilmem ne bankasının sanayiciye vereceği notların esaslarını bilmeliyim ki bankalarla ilişkilerimi düzenleyebileyim.
Bana verilen cevap: Bu tip not verme esasları gizlidir. Keşke bu notları elde edebilseydik. Her bankanın çalışması gizlidir oldu.
Basel II ile ilgili bu cevap beni tatmin etmedi. Ben ve sanayiciler hatta bankacılar Basel II deki a-aa-aaa-b-bb-c ve d gibi notlandırma esaslarını tam olarak bilmelidir.
Bu not verme esaslarını, tıpkı rasyolarda cari oran, asit oran, stok devir hızı vs. gibi sanayici ve uygulamacıların bilmesi gerektiği kanaatindeyim.
Basel II’den önce, bir tüccar veya sanayici bankaya gittiğinde babasının ismi (....) ise veya ailesinin mal varlığı varsa, bankadan yüklüce bir kredi alabileceğini, bilançonun krediyi destekleyeceğini biliyordu. Basel II’de bilanço öncelik alacaktır. Ancak yukarıda belirttiğimiz gibi notlandırma esaslarını bilemeyen sanayici kaybedecektir.
Bir şekilde notlandırma esasları açıklanmalı ki, tüccar ve sanayici kendini buna göre hazırlasın. Sadece Basel II şudur budur diye teorik bilgileri tekrarlamakla olmaz.
Böyle giderse ne olur?
a) Bankacılar; açıklamadıkları, kendi bildikleri Basel II esasları altında kalır, ezilir, müşteri kaybeder.
Kaybettikleri her müşteri ya yabancıların (banka ve işyeri sahipliği olarak) eline geçer, firmalar batar, neticede ekonomi olumsuz etkilenir.
Müşteri kaybeden bankalar, bireysel tüketiciye yönelir, bu müşteri kitlesi de onlara yetmez ve bankaların zararı artar. Batma ihtimalleri çoğalır.
b) Sanayici ve tüccarlarını, açıklanmayan kredi kuralları karşısında nasıl adım atacakları konusunda karar vermeleri güçleşir.
Kredi alamayan firmalar bırakın gelişmeyi batma tehlikesi ile karşı karşıya kalır. Firma kapanmaları ve yabancıların eline geçmeleri çoğalır.
Sonuç olarak; bankalar kendi ayaklarına kurşun sıkmak için (çok mafyavari bir tabir ama) Basel II yi kullanmayıp Basel II esaslarını açıklasınlar, korkmasınlar, şeffaf olsunlar, Türk sanayi ve ticaretini daha güçlendirsinler ki sanayi de bankalar da büyüsünler.
Yeminli Mali Müşavir
Cevdet Akçakoca