Bursa; 31.01.2007
DAHİLDE İŞLEME BELGELERİNDE PROBLEM
Sanayicilerimizin, ihracatçılarımızın, ihracatçı birliklerinin ve konuyla ilgilenenlerin bildiği gibi Türk hükümetleri yıllardır ihracatı ve dolayısıyla dış alem gelirini artırmak için olağanüstü bir çaba göstermektedir.
Doğrudan teşvikler, nakit destekleri artık kalktığı için yeni bir takım düzenlemeler yapılarak ihracat teşvik edilmektedir. Bu teşviklerden biri de “dahilde işleme rejimi” karar ve tebliğleridir.
En son Dahilde işleme rejimi kararı 27.01.2005 tarih ve 25709 sayılı Resmi gazetede yayınlanan 2005/8391 sayılı karardır. Ayrıca bu kararla ilgili olarak muhtelif tarihlerde 2005/1-2-9 ve 12 nolu tebliğler yayımlanmıştır.
Dahilde işleme rejimi (kısaca) nedir?
Dahilde işleme rejimi kararı dünya piyasa fiyatlarından hammadde temin etmek suretiyle ihracatı artırmak, ihraç ürünlerine uluslar arası piyasalarda rekabet gücü kazandırmak, ihraç pazarlarını geliştirmek ve ihraç ürünlerini çeşitlendirmek amacıyla hazırlanmıştır.
Bu sistemin nasıl işleyeceği daha önceki bir çok yazılarımızda anlatılmıştı.
Kısaca bir daha açıklamak gerekirse;
Gerek iç ve gerekse dış piyasadan gümrük ve KDV. vergilerinin ödenmeyerek ithal edilen ham maddelerden elde edilen mamullerin ihraç edilmesi esastır.
Devlet; bir proje ile müracaat eden (ihracatçı imalatçıya) belli miktarda hammaddeyi gümrük vergisi ve KDV ödemeksizin hammadde ithal yetkisi vermektedir. Bu hammaddelerin belli süre içinde mamul hale getirilip ihracı şartı konulmuştur.
Gelelim probleme
Son yıllarda (bilhassa 2001 krizi ile birlikte) dünya piyasalarına çıkan Çin, Hindistan, Pakistan gibi ülkelerin rekabeti karşısında bazı dahilde işleme belgesi sahipleri maalesef ihracatlarını tamamlayamamışlardır.
2005/8391 sayılı dahilde işleme rejimi kararı çıkarılırken dünyadaki bu durum göz önüne alınarak
a) Kararın 11. maddesi haklı ve mücbir sebep ile fevkalade halleri düzenlemiş ve belge süresi içinde meydana gelen haklı ve mücbir sebepler halinde ek süre verilebileceğini karar altına almıştır.
b) Ancak kararın bu maddesi yukarıda bahsi geçen ve ihracatlarını tamamlayamayan firmalar için yeterli değildir.
Bu durumu göz önüne aldığını sandığımız Dış Ticaret Müsteşarlığı kararın nasıl işleyeceğini açıkladığı 27.01.2005 tarih ve 25709 sayılı Resmi gazetede yayımlanan 2005/1 sayılı tebliğin
Geçici 6. maddesinde:
Henüz ihracat taahhüdü kapatılmamış olan dahilde işleme izin belgelerine / dahilde işleme izinlerine, belgenin / iznin kendi mevzuatında ve bu tebliğde belirtilen müracaat süreleri dikkate alınmaksızın bu tebliğin lehe olan hükümleri uygulanır. Hükmünü koymuştur.
Geçici 6. maddenin bize anlattığına göre tebliğ tarihine kadar kapanmamış belgeler için müracaat edildiği takdirde mücbir sebeplere göre müracaat tarihinden itibaren ek süre verilmesi gerekir. Böylece imalatçı ihracatçı belgesinin ihracatını tamamlayabilecektir.
Nitekim daha sonra 2006/12 sayılı tebliğin geçici (1) ve (2). Maddeleri konuyu ele almak, daha net bir şekilde ve özellikle ileriye dönük süre verileceğini açıklamıştır.
Bu yazımızda anlattığımız gibi bir çok dahilde işleme izin belgesi sahibi, maalesef dünya pazarlarındaki daralma, rakiplerin ağır rekabeti gibi sebeplerle veya alıcıların alımı kesmesi sonucu ihracat yapamamış, taahhüdünü kapatamamış, malları elinde kalmıştır. 2005 ve 2006 yılında piyasa tekrar açılmış ve Türkiye’nin müşterileri tekrar Türkiye ye ve Türk firmalarına dönmüştür.
Bu defa dahilde işleme belgesi sahibi ihracatçılar devlet görevlilerinin yukarıda belirttiğimiz karar – tebliğ ve maddeleri ihracatçının lehine gerektiği gibi yorumlamaması nedeniyle güç durumda kalmaktadırlar.
Bu tip belge sahibi iyi niyetli Sanayici ihracatçıların cezalandırılmaması ve karar ve tebliğlerin lehteki hükümlerinin tatbik edilmesi gerektiği kanaatindeyiz.
Yeminli Mali Müşavir
Cevdet Akçakoca