Bursa, 13.Ağustos.2008
BİR GAZETECİ DOSTUMU KAYBETTİM.
Sevgili okurlarım, bir gazeteci dostumu kaybettim. Özden Alpdağ artık yok.
Dünya benim için artık daha az enteresan.
Yıllar yıllar önce, muhtelif ekonomi gazetelerinde, bazı gazetelerin ekonomi köşelerinde Özden Alpdağ diye biri yazıyor. Hem de güzel ve enteresan şeyler yazıyor. Bazen da benim düşüncelerimin aksine, ona yakışmayacak şekilde, olayların arkasına bakmadan yazıyor. İşte o zaman, ben kendisine telefonu açıyorum ve dakikalarca konuşuyoruz. Bu telefon konuşmaları yıllarca sürdü. Hiç ama hiç karşı karşıya gelmedik.
Bir gün Ankara’ya gittim. Aklıma geldi ve çalıştığı UBA’nın yerini öğrendim. Hiç haber vermeden gittim. İçeri girdim. Bir köşede, beyaz, uzun saçlı, atletik yapılı bir adam oturuyor. Hiçbir şey de söylemedim. Kendisi de beni daha önceden görmedi. Bana şöyle bir baktı ve (Hoş geldin üstadım, Cevdetçiğim ) dedi ve sarıldı.
Daha sonra emekli oldu, yazılarına Foça’dan devam etti. Yine hemen hemen her gün konuşuyorduk. Ben, akrabalarımın bile evinde kalmam, ama onun evinde eşimle birlikte gönül rahatlığı ile kalabiliyordum.
Özden bey dostum, Tip’in ilk kurucularından, gerillalar arasında bile kalmış. Bazı konularda dünya görüşlerimiz %100 ters. Ama buna rağmen olaylar konusunda o kadar aynı düşünüyoruz ki hayrettir.
Kendisi bana (Cevdet, benim gibi bir azılı komunist veya hadi diyelim sosyalistle senin gibi bir kapitalist düşünceli adam nasıl bu kadar iyi anlaşır, hayret değil mi?) derdi. Bazen, telefon görüşmelerimizde, acaba bizleri dinleyen oluyorsa ne zaman bizleri alıp götürürler diye espri yapar ve hayatla ve varsa dinleyenlerle dalga geçerdik.
Bir gece saat 11,e kadar eşi ile ve komşuları ile sohbet ettikten sonra, eşi yatmaya çıkmış, beş dakika sonra onun kalp krizinden dünyaya veda ettiğini görmüşler. Tam istediği gibi, kimseye rahatsızlık vermeden temiz bir vedaa.
Sevgili eşi Nazan Hanım, sabah sabah beni aradı. Ben cenazeye gidemeyecek kadar uzak bir yerde idim. Ama hemen Bursa’daki gazeteci arkadaşlarıma haber verdim.
Geçen hafta Cumartesi günü sabah yola çıktık, Foça’ya eşine, oğluna ve gelinine başsağlığı diledik. Dostumuza veda ettik. Tekrar eşimle Bursa’ya döndük.
Sevgili dostum, Özden Alpdağ,
Dünyada iz bırakarak, seni seven dostlar bırakarak ayrıldın. Sana Allahtan rahmet, geride kalanlara ve dostlarına sabır ve başsağlığı diliyorum.
Dostun
Cevdet Akçakoca