Bursa, 01.Şubat.2011
YİNE ENERJİ KONUSU
Ekohaber gazetesinin 1-7 Şubat.2011 dönemine ait 769 uncu sayısında “Enerji konusunda ihtisas mahkemeleri kurulmalı veya vazifelendirilmelidir” konusunu işlemiştik.
Bu yazının esin kaynağı ise EPDK ‘ nın kayıp kaçak oranını ve bedelini Perakende Satış Tarifesinden çıkararak müşteriye yansıtılacak bedeller arasına alması idi. Tarifeyi hatırlayalım:
En son tarifeye gelelim. Türkiyedeki elektrik tarifesi aşağıdaki gibidir.
BF= PST+İSK+DSK+PSH+KK+EF+TRT+BTV
Açılımı da şöyle idi:
Birim fiyat= Perakende satış tarifesi+iletim sistem kullanım bedeli+dağıtım sistem kullanım bedeli,+perakende satış hizmet bedeli+kayıp kaçak bedeli+enerji fonu+trt payı+belediye tüketim vergisi. Tabii bunun üzerine bir de Katma Değer vergisi gelecek.
Tarifedeki açıkladığım ibareleri kısaltılmış olarak kullanacağım.
Tarifedeki (İSK+DSK+PSH+KK+EF+TRT+BTV) devlet kurumları ve dağıtım şirketlerine verilecek olan ve bu sebeple doğrudan doğruya tüketiciye yansıtılacak bedellerdir. Bu bedelleri faturalarda göreceğiz.
Perakende satış tarifesinden %17 civarındaki Kayıp Kaçak bedelini de çıkardığımızda doğrudan tüketiciye yansıtılan bedeller epey büyük bir tutara ulaşmaktadır.
Bursa açısından ele aldığımızda Bursa’da kayıp kaçak oranı %6 larda olduğu halde maalesef %17 civarında kayıp kaçak bedeli ödemekte ve Doğu illerinin %80 lere varan kayıp kaçak bedelini biz Batıda yaşayanlar, yani devletin yasalarına uyanlar sübvanse etmek zorunda kalmaktayız. Bu tam bir haksızlık.
Tabii, bunu iyi niyetle ele alırsak , ileride bölgesel tarifeye geçilmesinin esas olduğunu, bu sebeple ileride bölgesel tarifeye geçildiğinde Türkiye’de bölgelere göre elektrik fiyatlarının farklı olabileceğini ve kayıp kaçağın fazla olduğu bölgelerde elektrik kullananların bunun bedelini ödeyeceğini düşünebiliriz. Ancak , bu ne zaman olacak, biz batıda yaşayanlar daha ne kadar süre ile yasalara uymayanların parasını ödeyeceğiz? EPDK denen kurulun bir an önce bu konuyu da çözmesi gerekir kanaatindeyim.
Şimdi tarifedeki son değişikliğin etkilerini
a. Elektrik üretim firmaları açısından
b. Kullanıcı sanayiciler açısından ele alalım.
a.Elektrik perakende satış tarifesinden kayıp kaçak bedelinin çıkarılarak
yansıtılacak bedeller arasına alınması elektrik ürecisi firmalar açısından bir kayıp olmuştur. Devlet, elektrik üreticilerinin ürettiği elektrik fiyatından kayıp kaçak bedelini metazori bir şekilde almıştır. Elektrik üreticilerinin karları ve dolayısıyla yatırım yapma kapasitesi azalmış olacaktır. Özelleştirme ile dağıtım sistemlerini satın alan firmalar için ise karları daha fazlalaşmış olacaktır.
b.Gelelim elektrik satın alan ve kullanan sanayicilere.
Sanayiciler açısından konuyu iki şekilde ele alabiliriz.
- Bugün için sanayiciler, eğer özel sektör elektrik üreticilerinden elektrik satın alıyorsa, üretici firmadan aldığı indirim aşağı düşecektir. Dolayısıyla sanayicinin maliyetlerinde artış olacaktır.
- Bir başka yönden bakarsak,
- Bir kısım sanayiciler daha önceleri, kendi elektriğini kendileri üretmekte idiler. Fakat gerek doğal gaz fiyatları ve diğer elektrik üretim hammaddelerinin fiyat artışları sebebiyle bir çok sanayici elektrik üretiminden vazgeçmiş, hele hele özel sektör elektrik üreticilerinin indirim yaparak verdiği elektrik fiyatlarından dolayı da karlı vaziyete geçmişlerdi. Yapılan son tarife değişikliğinden sonra bence sanayi firmalarına özel sektör elektrik üreticilerinin elektrik satması hemen hemen imkansız hale gelecektir.
- Yukarıdaki fiyat tarifesine baktığımızda iletim sistem kullanım bedeli+dağıtım sistem kullanım bedeli,+perakende satış hizmet bedeli+kayıp kaçak bedeli+enerji fonu+trt payı+belediye tüketim vergisi gibi bedellerin tüketiciye yansıtıldığını görüyoruz.
- Şimdiii,
- Sanayici kendi elektriğini kendi kuruluşunda üretirse bu bedellerin bir çoğunu ödemeyecektir.
- Bu bedelleri ödemediği zaman ise kendi üreteceği elektrik, bugün satın alacağı elektrik bedeli kadar veya daha ucuz olabilmektedir.
- Elektriğini üreten sanayici, birden çok tesisi varsa otoprodüktör grubu olmaktadır. O zaman ise trt payı , belediye tüketim vergisi gibi bir takım bedelleri ödemek zorunda kalır ki bu takdirde üretim ve kullanım maliyeti daha fazlalaşabilir.
- Buraya kadar olan yazımda özellikle rakamlardan kaçındım. Elektrik fiyatları ile baş edemeyen, bu fiyatları fazla bulan sanayicilerimiz, kendi elektrik üretimini yapmak isterlerse, elektrik üretim maliyetlerini hesaplamalı ve kendi üretimlerini yaparak kendi tesislerinde kullanmayı düşünmelidirler.
- Ancaaak, istikrarlı kararlar vermeyen bir EPDK olduğunu da göz önünde bulundurmalıdırlar. Kendi elektrik üretimini yapanlar fazlalaştığı takdirde EPDK ve devletin ek vergiler getirmeyeceğinden emin olmalıdırlar.
Cevdet Akçakoca
Yeminli Mali Müşavir